Yaz tatili de resmen geldiğine göre film sezonunu açma vakti gelmiştir. Klasik bir genç kız olarak elbette romantik filmlerin yeri bende ayrıdır. Ancak şöyle güzel, bir ayrılıp bir barışan sevgilileri işlemeyen romantik film bulmak neredeyse imkansız. Bu durumda yardımıma 'klasik' diye tabir edebileceğimiz filmler koştu. Onlardan ilki Pretty Woman.
Belki çoğunuz bu kültleşen filmi seyrettiniz ancak içinizde benim gibi bu filmle henüz tanışmamış olanlar varsa umarım bu yazı filmi izlemenize sebep olur. Güzelliğin ne yaptığınla değil ne olduğunla ilgili olduğu benim filmden anladığım ana fikirdi. Bir hayat kadını ve bir iş adamının birbirlerine nasıl aşık olduklarını, kaba bir dille ifade etmek gerekirse sokak kızının salon kadınına dönüşümünü bize zevkle seyrettiriyor.
Julia Roberts'ın mükemmel oyunculuğu, karakterin espirili ve muzip davranışlarıyla bütünleşince bir de buna Richard Gere karizması eklenince ortaya izlemeye değer bir film çıkmış.
Bir moda bloggerı olarak dizinin stilini incelemekten de geri kalmadım elbette. 1990 yılında gösterime giren film moda sektörünüde etkisi altına almış. Özellikle Julia Roberts'ın sütlü kahve üstüne beyaz puantiyeli elbisesi hemen hemen bütün önde gelen markaların kreasyonlarında kendine yer bulmuş.
Siz yabancı filmleri izlemeyi nasıl seviyorsunuz bilmiyorum ancak ben dublajlı filmlere asla katlanamıyorum. Bu nedenle izlemek istediğim hemen hemen tüm filmleri unutulmazfilmler.com 'dan izliyorum. Burada izleyeceğiniz tüm filmler altyazılı tavsiye ederim :)
Benim için Pretty Woman böyleydi. Kesinlikle en güzel filmler listemde ilk 10'da yer alan bu fim hakkındaki yorumlarınızı bekliyorum :) Postu da bu güzel filmin sahnelerinden hazırlanmış bir video ile bitirmek istedim. Hepinize iyi günler :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder